IPV6'NIN DÜNYA ÇAPINDA LANSMANI

IPv6, günümüzde çoğu İnternet hizmetinin işlemlerini gerçekleştirmek için kullandığı IPv4'ü desteklemek ve nihayetinde de yerini almak üzere geliştirilmiş yeni nesil İnternet Protokolü adres standardıdır. İnternet Tahsisli Sayılar Otoritesi'nin (Internet Assigned Numbers Authority, IANA) mevcut IPv4 adres havuzu şimdiden tükendiği ve 2011'de bazı bölgesel İnternet tescil şirketlerinde (RIR) IPv4 adreslerinin tükeneceği öngörüldüğü için IPv6'ya hazır olmanın önemi gittikçe artmaktadır.

32 bit IPv4 adres alanında toplam IP adresi sayısı yaklaşık 4,3 milyar ile sınırlı. IPv4'ün geliştirildiği 1980'lerin başında bu sayının gerekenin çok üzerinde olduğu sanılıyordu. Ancak bir milyardan çok daha fazla İnternet kullanıcısının ve İnternet'e bağlı milyarlarca cihazın bulunduğu dünyada, mevcut IPv4 adres alanının yetersiz olduğu görülmektedir.

IPv6, 128 bit adresleme ile bu adres yetersizliği sorununu çözerek çok yüksek sayıda adres oluşturuyor (gerçek değer tam olarak 2 üzeri 128 veya "340 trilyon trilyon trilyon" şeklindedir ve İnternet için onlarca yıl boyunca adres gereksinimini karşılayacağı düşünülmektedir). IPv6'nın teknik temelleri İnternet standartları geliştirme topluluğu tarafından atılmış olsa da, IPv6'nın dağıtımı ve özelliklerinin kullanılması, geçiş döneminde IPv4 ile birlikte daha iyi çalışmasının sağlanması ve İnternette sürekli büyüme ve yenilik sağlayacak bir platform oluşturulması için yapılacak çok fazla iş vardır.

İnternet'in büyümesi ve evrimi IPv6 ile gelişecek ve IPv6 bugünkü İnternet kullanıcılarının güvenlik, stabilite ve büyüme beklentilerini karşılayacaktır. IPv6, kullanıcıların İnternet'e duyduğu güveni arttırma hedefiyle daha yoğun şekilde bağlı bir altyapı oluşturmayı hedeflemektedir.

IPv5, geçmişi 1979'a kadar uzanan ve "İnternet Akış Protokolü" olarak adlandırılan deneysel bir ses/görüntü akışı protokolüydü. İnternet üzerinden görüntü, ses ve simülasyon aktarımı için bir grup mühendis tarafından tasarlanmış, ancak hiçbir zaman fiilen hayata geçmemiştir. Popüler olmamasına rağmen, protokole IPv5 adı verildiği için yeni nesil İnternet protokolü bu adı kullanamadı ve IPv6 adını aldı.

Gartner, tipik bir şirketin BT ortamını bütünüyle IPv4'ten IPv6'ya taşıma maliyetinin şirketin toplam yıllık BT bütçesinin %6'sı civarında olacağını öngörmektedir. Geçiş gerçekleştikten sonraki sürekli maliyetler, sonraki yıllarda şirketin IPv4 ile devam etmesine kıyasla BT bütçesinin yaklaşık olarak %1'ine karşılık gelecektir. Basit bir şekilde IPv6 ile İnternet üzerinde var olma maliyeti çok daha ucuzdur. Tipik bir İnternet ağ geçidi noktasında yaklaşık 500.000 $ maliyet ve bu tutarın %10'u civarında sürekli maliyetler söz konusudur.

IPv6'nın hayata geçişi, ağ işletmecileri için yeni güvenlik açıklarına neden olacak. Örneğin, İnternet üzerinde dağıtılmış hizmet reddi saldırısını üzerine çekebilecek veya tekli arıza noktası olabilecek daha fazla cihaz bulunacak. Aynı zamanda, ağ işletmecileri İnternet trafik eğilimlerinde daha az görünür olacak ve bu nedenle de botnet gibi tehditleri bulmaları zorlaşacak.

Gartner'a göre, IPv6'nın bir protokol olarak güvenlik özellikleri her ne kadar IPv4'e yakın olsa da, güvenlik ürün ve hizmetlerinin IPv6 desteği henüz yeterli değil ve IPv6'nın güvenliği "sahada" kanıtlanmadı. Testlerde, IPv6 uygulamalarında (örneğin, Windows işletim sisteminin IPv6 yığınında) IPv4 uygulamalarında karşılaşılmayan güvenlik açıklarıyla karşılaşılmıştır. IPv6 daha yaygın olarak kullanıldıkça, uygulamalar neredeyse "sıfır gün" güvenlik açıklarını ortaya çıkaracak saldırılarla karşılaşacaktır. Bu nedenle, uygulamaların IPv6 kullanılarak dağıtımı, IPv4 kullanılarak dağıtımına kıyasla kısa vadede daha fazla güvenlik riski yaratacaktır.

Gartner'a göre, önümüzdeki üç ile beş yıl boyunca milyonlarca açık IP adresine ihtiyaç duyacak olan kurumların IPv6'ya geçmesi şarttır. Bu grup, özellikle yeni gelişen pazarlardaki müşteri tabanları genişleyen İSS'leri, kablo TV hizmeti sağlayıcılarını ve akıllı telefonların ve IP üzerinden ses (voice over IP) hizmetlerinin artışı nedeniyle cep telefonu operatörlerini kapsayacaktır. Gartner, her kategoriden kurumların IPv6 İnternet mevcudiyeti için harekete geçmesini tavsiye ediyor. Bunun zamanlaması, kurumun İnternet üzerinde sürekli artan IPv6 uç noktalarına erişiminin kurum açısından ne kadar önemli olduğuna göre belirlenecek. Çoğu kurum için bu ihtiyaç 2014'e kadar ortaya çıkmış olacak. Geniş bir İnternet kullanıcı kitlesine ulaşma becerilerine büyük ölçüde bağımlı iş modellerinden yararlanan, özellikle de yeni büyüyen pazarlarda ve cep telefonu sektöründe yer alan kurumlar, 2012 itibariyle IPv6 İnternet mevcudiyetini sağlamayı hedeflemelidir.

Günümüzde çoğu ağ, hizmet ve ürünün IPv6'ya hazır olmamasından dolayı, bu ağ, hizmet ve ürünlere sadece IPv4 adresleri ulaşabilmektedir. Bu da, şu anda kısıtlı IPv6 kullanıcı kitlesinin bu web sitelerine ve ağlara erişimini engelliyor. Ağ işletmecilerinin IPv6 adreslerinin kendi ağ ve web sitelerine erişebilmesi için yeni yazılım ve donanım yatırımları yapması gerekmesine rağmen, bu geliştirmelerin zaman alan maliyetli geliştirmeler olmasından dolayı çoğu işletmeci bunları uygulamadan önce bekleyip ne olacağını görmeyi tercih etmektedir. Tahsisli IPv4 adresleri havuzu küçülüp IPv6 trafiği büyümeye devam ettikçe, IPv6 kullanıcılarına hitap edilmemesinden kaynaklanabilecek müşteri hizmetleri ve gelir kaybı sorunlarını azaltacak IPv6 altyapı geliştirmelerinin uygulanması daha acil bir zorunluluk haline gelecektir. Planını şimdiden yapanlar kesinlikle avantajlı çıkacak.

Son beş yıl içinde geliştirilen çoğu cihaz hem IPv4'ü hem de IPv6'yı desteklemektedir ve bu cihazlar, daha fazla ağ işletmecisi v4 altyapısının yanı sıra IPv6 desteği de vermeye başladıkça muhtemelen gelişecek olan çift yığınlı v4v6 ortamından etkilenmeyecektir. Ancak IPv6'ya geniş ölçekli geçiş devam ettikçe, sadece IPv4'ü destekleyen eski cihaz ve donanıma sahip kullanıcılar, sadece IPv6'yı destekleyen ağlardaki belirli konumlara erişememe durumuyla karşılaşabilirler.